Faydasız Blog Savaşında Nasıl Galip Gelirsiniz? -1
Fazlasıyla çaba gerektirmesine rağmen blog yazımı genelde içerik pazarlama oyununa girmek isteyen herkesin temel adım olarak kabul ettiği bir konsepttir: bu teknik çok sayıda yaratıcı olasılık ve yaklaşım barındıran ve fazla uzmanlık gerektirmeyen bir içerik pazarlama yöntemidir.
Blog yazmak, aynı zamanda markanız için bir takipçi kitlesi oluşturmak ve korumak için de güçlü bir yoldur. Diğer içerik pazarlama kanalları ile kolayca birleştirilebilir ve sosyal medya ve e-posta haber bültenlerinde rahatlıkla kullanılabilir.
Yukarıdaki veriler, B2B şirketlerin 80%’inin neden blog sayfası kullandığını ve diğer sektörlerin bu konsepte neden yöneldiklerini (B2C, vakıf) göstermektedir. Bu araştırma aynı zamanda, blog yazımının içerik pazarlama başarısında en kritik öğelerden biri sayıldığını da göstermiştir. Faydaları ne kadar kanıtlanmış olsa da, içerik pazarlama başarısındaki rolü ne kadar önemli olduğu tekrar tekrar vurgulansa da, blog yazımı hala hak ettiği değeri tam olarak görememektedir.
Peki şirketleri blog çabalarının başarıya ulaşmasından alıkoyan şey nedir? İlk olarak, B2B araştırmamız içerik pazarlama uzmanlarının 59%’unun şirketleri için başarılı bir içerik pazarlamasının nasıl görünmesi gerektiğini bilmediğini göstermiştir. Birçok şirket maalesef amaçlarını, içerik pazarlama stratejilerini ve performans ölçütlerini belirlemeden önce blog yazıları hazırlamaya başlar. Blog sayfanızın gerçekten başarılı olmasını istiyorsanız birçok engeli ortadan kaldırmanız gerekir. Sayfanızın başarısı konusunda tereddütleriniz varsa, aşağıdaki sorunlardan biriyle karşı karşıya olabilirsiniz.
Problem 1 – Paylaşımlarınız düzenli aralıklarla yapılmamaktadır
Başarılı bir blog yazısı takipçileriniz için bir ödül niteliğinde olmalıdır – bir sonraki paylaşımı görmek için web sayfanızı ziyaret etmekten memnun olmalı ve paylaşımınızı dört gözle beklemelidirler. Peki ya ödüllerini almak için sitenizi ziyaret ettiklerinde beklentilerinin karşılanmadığını görürler ve hayal kırıklığına uğrarlarsa? Blog sayfanızdan beklenenleri takipçilerinize sağlayamazsanız, okuyucular hayal kırıklığı içinde sayfanızdan uzaklaşırlar ve bir daha dönmeyi düşünmezler.
Uyarı işaretleri:
tutarlılık sorunları genelde iki temel nedenden kaynaklanır:
- Editör altyapısının bulunmaması – içeriklerinizin düzenli olarak paylaşılması için gerekli olan araştırma, hazırlık, düzenleme vb. süreçler iyi şekilde organize edilememiştir.
- Kaynak eksikliği – daha fazla yaratıcı fikir için daha fazla yazara ihtiyaç duyuyor olabilirsiniz ya da üretkenlikle ilgili sorunlarınız vardır ve takımınız fikirleri verimli biçimde içerik haline dönüştürmede başarısız olur.
Potansiyel çözümler:
- Bir editör takvimi oluşturun – inceleyeceğiniz konuları bir takvime yerleştirmek hem gerçekçi beklentiler yaratmanıza yardımcı olur, hem de içerik üretimini pazarlama amaçlarına uygun hale getirmenizi kolaylaştırır.
- Yaratıcı fikir üretim sürecinizi geliştirin – içerik takviminizi doldurmakta zorlanıyorsanız, takımınızın içerik üretim sürecini gözden geçirmek faydalı olabilir. Aynı zamanda, yaratıcı sürece yardımcı olacak araçlar kullanmayı da deneyebilirsiniz.
- Verimliliğinizi arttırın – yapılacak onca iş varken devamlı uzayan yapılacaklar listesi karşısında bunalmak ve sıkılmak işten bile değildir. Başarılı ve verimli takımların paylaştığı tüyoları takip ederek, faydalı araçlar kullanarak ve ilgili kişileri takip ederek verimliliğinizi arttırma konusunda fikir sahibi olabilirsiniz.
- Takım üyelerinden içerik yaratırken yardım alın – yöneticileriniz, takım üyeleriniz ve hatta pazarlama departmanının dışındaki meslektaşlarınız, içerik üretmek için cesaretlendirilebilirler. Tüm takımınızı üretim sürecine dahil etmek daha çok yaratıcı içerik üretmenizi kolaylaştırır.
Problem 2 – Blog içerikleriniz benzersiz ya da belirgin değildir
İçeriğinizin rakipleri arasından sıyrılması için, okuyuculara başka bir yerde bulamayacakları değerli bilgiler sunmalı, kimsenin seslenmediği bir okuyucu kesimine seslenmeli, sektörünüzdeki yenilikleri farklı bir bakış açısıyla değerlendirmeli ya da yalnızca markanızın verebileceği söz ve güvenceleri yansıtmalıdır.
Uyarı işaretleri
Takipçilerinize sizin içeriğinizi diğerlerine tercih etmeleri için geçerli bir neden vermezseniz, blog paylaşımlarınız asla ulaşabilecekleri maksimum pazarlama potansiyeline erişemezler. Aşağıda içeriğinizin göze çarpmamasının olası nedenlerini bulabilirsiniz.
- Markanızı neyin özel kıldığını bilmiyorsunuz – kendine özel bir sese, tarza ve imzaya sahip olan bir blog sayfası oluşturmadan önce, şirketinizi diğerlerinden ayıran en önemli özelliği belirlemeniz gerekir.
- Çok geniş bir okuyucu kitlesini hedefliyorsunuz – CMI kurucusu Joe Pulizzi’nin de sık sık söylediği gibi; içeriğiniz herkese hitap ediyorsa, kimseye fayda sağlamıyor demektir.
Potansiyel çözümler:
- Kendi hedef tanımınızı oluşturun – bunu yapmak endüstriye bakış açınızı ve okuyucuya kattığınız faydayı belirtmekte yardımcı olur ve blog sayfanızın sesini ve tarzını korumanıza olanak tanır.
- Yeni bir niş bulun – seçtiğiniz konu hakkında bilgi veren bir numaralı kaynak olabileceğinize inanmıyorsanız yeteri kadar derine inmemişsiniz demektir. Bir konu hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olduğunuzda kendi perspektifinizi oluşturabilir ve şirketinizin ve blog sayfanızın bakış açısını takipçilerinize yansıtabilirsiniz.
Yaklaşımınızı yaratıcı kılın – blog sayfasının başarısı zaman zaman ne söylediğine değil, söylediğini nasıl ifade ettiğine bağlıdır. Okuyucularınızı şaşırtmak için yeni yollar arayın, benzersiz yaklaşımlar kullanın ya da markanız ile takipçilerinin ortak ilgi alanları üzerinde durun.
Serinin devamında sizlere 2 içerik pazarlama problemini ve olası çözümleri yazacağız.
Leave a Comment
You must be logged in to post a comment.